Su:
İnsan vücudunun büyük bir bölümünü oluşturan su yalnız kanda değil, hücreler ve dokularda da bu¬lunur. Su, vücuttaki artık maddeleri idrarla atmamı¬zı sağlar. Her gün en az yarım litresi yağsız süt ya da doğal meyve suyu olmak üzere belirli miktarlar¬da su içmemiz gerekir. İçme suyu dört türlü olabilir:
Sert su: kalsiyum, magnezyum ve diğer tuzları içerir.bodrum escort bayan
Yumuşak su: sodyum, genellikle bakır, çinko ve demir içerir.
Distile su bayan escort bodrum: hiç miıieral içermez -hepsi buharlaştırılarak ayrıştırılmıştır.
Maden suyu: doğal, değiştirilmemiş su. Köpürebilir ya da köpürmez. Çeşitli mineral bileşimleri içe¬rir. Genellikle musluk suyundan daha az sodyum içe¬rir.
olmalıdır. Aynı zamanda, topuk ne kadar yüksekse ayakkabıyı giyme süresi o kadar kısa olmalıdır.
Fırsat buldukça yalmayak dolaşın. Lastik pabuç-lar gibi geniş, düz pabuçlar ayakları dinlendirir. Te-rin buharlaşmasına engel olacağı için pabuçlar sen-tetik maddelerden yapılmış olmamalıdır.
escort bayan bodrum...
Dördüncü ya da beşinci ayın ortalarına doğru kar¬nınız şişmeye başlayana kadar özel gebe elbiseleri giymenize gerek yoktur.
Gebelik sırasında eski halinize mümkün olduğu kadar yakın olmanız, psikolojik olarak kendinizi iyi hissetmenizi sağlayacaktır. Kendi giysilerinizin bildik havası da, kendinizi şişman ve çirkin değil de, rahat hissetmenize neden olacaktır. Gebelik alışılmadık giy¬sileri denemek için uygun bir zaman değildir. Zevkiniz nasıl olursa olsun, yüksek topuklu pabuç giymemeli- siniz; hem bebeğin ve hem kendinizin güvenliği açı¬sından dengenizi yitirmemek için, hem de omurga ve pelvis kaslarıyla eklemlerine fazladan yük olup ağrı ve sızıya neden olmamak için
İnsan vücudu uykuyla birlikte yarı kış uykusuna girer. Vücut ısısı 0.5 derece düşer, kalbin atım hızı yavaşlar. Nefes alıp verme seyrekleşir, yüzeyselleşir. Sindirim olayı, midenin ve barsaklarm hareketleri ge-celeri tamamen durur. Buna karşm, iskelet kaslarının hareketleri tamamen durmaz. Sanki dinlenip rahatla-maları için kaslarm arada bir kasılmaya gereksinim-
leri vardır. Geceleri sandığımızdan daha çok hareket ederiz; çoğumuz uykumuzda yirmi kereden fazla dö¬neriz.Yaşlandıkça uyuma gereksinimi azalır. Yeni doğ¬muş bir bebek günde 15,16 saat uyuyabilirken, sekiz yaşma gelince yalnızca bir erişkin kadar uyuması ge¬rekir. Çoğumuz günde altı, yedi saat uykuyla idare edebiliriz. Yetmiş yaşındakiler genellikle geceleri iki saat kadar uyuyup, gecenin geri kalan bölümünü da¬lıp uyanmakla geçirirler. Ne var ki, uyku gereksinimi yalnızca fiziksel bir olay değildir. Aynı zamanda kim¬yasal ve hormonal bir gereksinimdir. Bizi uykuya gö¬türen yorgun bir vücut değil, yorgun bir beyindir. Beyni bir pil gibi düşünmekte yarar vardır: 16-18 sa¬atlik uyanıklık pili bitirir, uyku tekrar doldurur.İyi dinlenmiş ve uyanık olduğumuz zaman, gerek¬li zihinsel işlevleri yapmak için gerek duyduğumuz kimyasal maddelerin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder